6 Temmuz 2015 Pazartesi

Bizim Bodrum'umuz…





Eşim ve ben seyahat etmeyi seviyoruz. Seyahatlerimiz esnasında en sevmediğimiz anlar ise çok para harcadığımızı ve karşılığını alamadığımızı hissettiğimiz anlar… 

ve o anlarda biz: 



Biz samimiyet, temizlik ve kalitenin birleştiği tiptop mekanları seviyoruz. Kimisi jetset, kimisi salaş olsa da hepsinin buluştuğu ortak nokta bizim için kaliteli ve samimi hizmet (kazıklama esasına dayanmayan), temiz mutfaklar ve elbette lezzet… Ben vejeteryan olduğum için ayrıca tüm lokantaların beni doyurabilmesine özellikle dikkat ediyorum. 


Turist olarak her ne kadar booking.com, yelp ve tripadvisor sitelerini baş tacımız yapmış olsak da, bu sitelerin yanısıra, yerlilerin önerilerine kulak vermenin ve içgüdülerimizi dinlemenin her zaman faydalı olduğunu da bir çok defa deneyimledik.  Artık yarı Bodrum'lu sayılırız. Elbette henüz keşfetmediğimiz bir sürü yer var…  Ama şu ana kadar keşfettiklerimizi ve bizden geçer puan alanları sizlerle yorumlarıyla paylaşalım istedik. 


İşte gönül rahatlığıyla gidebileceğiniz adresler:



Bodrum Marina Yat Kulübü : Marina lezzetten hiç şaşmayan köklü restaurantlardan. Fiyat  performansı mükemmel. Hem bu seneki menüleri vejeteryanlara da göz kırpıyor. Menüde salata ve makarnadan başka opsiyonlar da olduğunu hatırlamak müthiş dostum! :) Baba Ganuş ve fındıklı keçi peynirini özellikle denemenizi öneririm. 


Bodrum Merkez Denizciler Kahvesi : Burası samimi. Çok samimi… Çay için. Tost yiyin. Bira-patates yapın. Ama orada bir oturmadan Bodrum'dan dönmeyin. 

Sünger (Pizzacı) Bodrum Merkez - Ne fiyatları şaşar, ne lezzeti… Avokadolu salata ve bahar pizzası şahane! 

La Pasion (İspanyol Mutfağı) Bodrum Merkez - Son derece şirin, Bodrum barlar sokağının içinde gizli ve şık bir bahçecik. Lezzet muhteşem. Biraz pahalı. Menüyü internette bulabilirsiniz. Biz bilerek gittik. Ambians, hizmet ve lezzet harika. Özellikle de değişik lezzet meraklılarına… Menülerine internetten bakabilirsiniz. Vejeteryan opsiyonları gayet yeterli. Patatas Bravas çok tutuluyormuş. Ben incir ve badem chutney'li manchego peynirini de çok beğendim. Quinoalı sebze türlüsü efsaneydi diyebilirim. Tatlı olarak da "Krema Catalana" (bizde krem brüle olarak bilinir) hiç düşünmeden ısmarlanabilir. 



Tuti Restaurant - (The Marmara Bodrum) Şiir gibi manzarası ve hizmet kalitesi tek kelimeyle muhteşem! Minik ev yapımı sıcak ekmekleri ve asma yaprağında keçi peyniri efsaneydi. Yalnız porsiyonları küçük. Tamam çok lüks filan ama yine de fiyat performansı benden geçer not almadı. Romantik yapmak, yıldönümü kutlamak için eşsiz bir mekan yine de. En olmadı yer gidersiniz. Hahahah :D  

Kahvaltıya da gidilebilir. ;) 



Keyf (Balıkçı) Yalıkavak - Burası Yalıkavak'ta deniz kenarında, muhteşem klasik Türk lezzetleriyle dolu, yaz-kış açık, ikramlarından geçilmeyen bir deniz kenarı balıkçısı. Erdem Bey'in misafirperverliğini çok sevdiğimiz için balıkçı dedik mi (benim için mezeci) hop oraya gidiyoruz. Tadı tuzu da tam tetamatiyle. Üstelik zeytin, meyve ve çay da ikram ;) 

Panorama Pasanda  Restaurant (Yalıkavak) - Geçen sene ve önceki senelerde çok gittik, her seferinde de samimi ortamından çok memnun kaldık. Manzarası şahane. Kahvaltıları da efsane. Mezeleri için "gözlerim yuvalarından fırladı" diyemem ama güzeldi. Bu sene henüz gitmedik ama gideceğiz. Tavsiye ederiz. 



Miam (hem balıkçı hem dünya mutfağı) Türkbükü - Miam, hem şık, hem samimi hizmet veren hem de lezzetten vazgeçmeyen bir restaurant. Sık gitmemize rağmen oradan hiç mutsuz ayrılmadık. Fıstıklı, enginarlı ve kuşkonmazlı yeni mezelerini ve özel tatlısını mutlaka deneyin. 

Türkbükü Doğal Dondurmacı Eşim dondurmayı bir tek burada yiyor…  Özellikle incir, satsuma ve romlu çikolayı denemelisiniz. Bizce "Bitez Dondurması"ndan daha lezzetli. 

Limon Gümüşlük : Lezzet, servis, günbatımı, koltuk rahatlığı, sevimlilik, özen, hepsi geçer. Gümüşlük Limon'u bilmeyen kalmamıştır artık sanırım. Şanı kadar var. Samimi hizmet, şipşirin bir bahçe, rahat koltuklar (bence rezervasyon yaparken en rahat koltuklu masayı isteyebilirsiniz;)) ve vejeteryan dostu lezzetli yemekler.  Son derece vejeteryansever bir mekan. Özellikle Apple Martini'lerini ve Limon Böreğini denemenizi öneririm. Güneşi burada batırın. 

Teldolap (Yeni Akdeniz Mutfağı) Gümüşlük - Teldolap meze dolu. Çok şık. Çok tatlı. Ucuz değil ama yine de yeni tatlarla buluşmaya, hizmete, müziğe ve ambiyansa değiyor. Güneşi batırmaya, özel bir günü kutlamaya gidilir. 




Bağ arası, Avlu bistro bar ve Erenler Sofrası'nı da keşfedittikten sonra, beğenirsek yazacağız. 


Siz de Bodrum'da keşfettiğiniz hizmet, lezzet ve kalite üçlüsünü biraraya getiren mekan önerilerini bize yazmaktan çekinmeyin, birlikte keşfe devam edelim!! :)) 

Photo Credits: Arzu Özev 

4 Temmuz 2015 Cumartesi

Ruh Eşini Ararken…



Hayatıma girdiğinde mutluluğum artacak mı? 
Yoksa seni de mi mutsuz edeceğim kendi mutsuzluklarımla?.. 

Tarihi yanılgıların en başında gelir belki de "ruh eşimi bulunca sonsuz mutluluğa kavuşacağım…" düşüncesi. 
Zihnin, mutluluğu ötelemek, oyalanmak, var olandan memnuniyetsiz ve şikayetçi olmak için  bir başka yolu bir bakıma… 

Kuşlar iki kanatlarıyla uçarlar, ben de aşka inanan iflah olmaz bir romantiğim. Fakat mutluluğu o gelecekteki aşkta yakalama hayali bir yanılgıdan öte bir şey değil… 

Kendi kendinize sıkılıyor ve aşk gelince sizi mutlu edeceğine inanıyorsanız, hemen söyleyeyim aşk gelince de yanınızda kalmak istemeyecek. Aynı sıkıntıyı, bu sefer ilişkinize taşıyacaksınız. Çünkü aradığınız o mutluluk ve huzur, kendi bünyenizde; ruh eşinizinkinde değil… Şimdi, tam da şu anda mutlu olmanın yollarını aramaya başlamalısınız. İşte bu arayış, sizin kısmete esas hizmetiniz… 



Kendi kendine yeten, kendinden neşeli ve kendisiyle barışık bir insanla kim beraber olmak istemez ki?.. 
Bunu yakalamaya bakın… 
Ruh eşinizin arayışını kendi içinizdeki ruhun arayışına çevirin. İşte o zaman ruh eşiniz geldiği zaman, ruhunuz onu tanır, o sizin ruhunuzda barınır. 
Aksi halde gelse bile onu tanımazsınız. 


"Korkma. 
Hiç bir yere geç kalmadın. Hiç bir şeyi kaçırmadın. 
Her şey tam da olması gerektiği gibi. Mükemmel. 
Seni geç kaldığına inandırmak isteyenlere inanma. 
Önce kendi ruhunla eşleş. 
Sonra elbet bininden biri gelip, ruhuna yerleşecek…"  

Not: Bu yazıyı değerli üstadım Sri Sri Ravi Shankar'ın bilgeliği ışığında yazdım.